
30 Eylül 2012 Pazar
Her sabah kalkarken, o gün yapacaklarını düşün.
Her gün yüksek nitelikli müzik dinle... Müzik ruhun gıdasıdır.
Yaşamında şu üç şey hep olsun: Enerji, heyecan ve empati...
...
Günde en az bir defa başını kaldır, göğe bak...Evrenin haşmetini duyumsa...
Uyanıkken hayaller kur.
Değerli vaktini dedikodular, olumsuz düşüncelerle, gelmiş geçmiş ve senin kontrolün dışındaki şeyler için harcama. Enerjini olumlu "şimdi" için kullan.
Problemler gelip geçen derslerdir. Onlardan öğrendiklerimiz hayatın geri kalan kısmında işe yarar.
Daha sık kahkahalarla gül, daima gülümse...
Dostlarını kucaklama fırsatını hiç kaçırma.
Yaşam bir şeylerden nefret etmekle geçirilmeyecek kadar kısadır...
Her tartışmayı kazanmak gerekmiyor. Karşındakinin aynı fikirde olmadığını bilmek ve bundan ders çıkartabilmek de bir kazançtır.
Geçmişinle barışık ol, ki "şimdi"ni mahvetme.
Hayatını başkalarınki ile kıyaslama. Onların hayatlarında hangi yollardan geçtiklerini bilemezsin.
Başımıza gelenler üzerinde pek değil, yaptıklarımız üzerinde daha çok kontrolümüz vardır.
Her gün doğaya ilişkin yeni bir şey öğren.
Başkalarının hakkımızda düşündükleri tamamen bizim kontrolümüz altında değildir.
Vücudumuzun ve onun mucizevi harikalarının kıymetini bil...
Unutma. Durum ister iyi, ister kötü olsun mutlaka değişecektir...!
İşimiz bizim iyi ve kötü günümüzü, üzüntü ve sıkıntılarımızı umursamaz.
Ama dostlarımız umursar. Onlarla iletişimi asla ihmal etme...!
Yararlı eğlenceli ve güzel olmayan şeylerden uzak dur...
Aranmakla zaman yitirme...
İhtiyacımız olan şeyler genelde yakınımızdadırlar...
Oturmasını, kalkmasını, giyinmesini bilmek ve diğerlerine yardım etmek de çok önemli şeylerdir.
Her gün yatarken "Bugün yapabildiklerime şükür ediyorum" diyerek uyu.
Unutma. Strese girmeye hiç gerek yok. Yeterince dertlenecek o kadar çok şey var ki...
Asla had bildirme... Asla utandırma.
Olumlu düşün, olumlu konuş. Özün, sözün ve eylemin bir olsun..
Her gün yüksek nitelikli müzik dinle... Müzik ruhun gıdasıdır.
Yaşamında şu üç şey hep olsun: Enerji, heyecan ve empati...
...
Günde en az bir defa başını kaldır, göğe bak...Evrenin haşmetini duyumsa...
Uyanıkken hayaller kur.
Değerli vaktini dedikodular, olumsuz düşüncelerle, gelmiş geçmiş ve senin kontrolün dışındaki şeyler için harcama. Enerjini olumlu "şimdi" için kullan.
Problemler gelip geçen derslerdir. Onlardan öğrendiklerimiz hayatın geri kalan kısmında işe yarar.
Daha sık kahkahalarla gül, daima gülümse...
Dostlarını kucaklama fırsatını hiç kaçırma.
Yaşam bir şeylerden nefret etmekle geçirilmeyecek kadar kısadır...
Her tartışmayı kazanmak gerekmiyor. Karşındakinin aynı fikirde olmadığını bilmek ve bundan ders çıkartabilmek de bir kazançtır.
Geçmişinle barışık ol, ki "şimdi"ni mahvetme.
Hayatını başkalarınki ile kıyaslama. Onların hayatlarında hangi yollardan geçtiklerini bilemezsin.
Başımıza gelenler üzerinde pek değil, yaptıklarımız üzerinde daha çok kontrolümüz vardır.
Her gün doğaya ilişkin yeni bir şey öğren.
Başkalarının hakkımızda düşündükleri tamamen bizim kontrolümüz altında değildir.
Vücudumuzun ve onun mucizevi harikalarının kıymetini bil...
Unutma. Durum ister iyi, ister kötü olsun mutlaka değişecektir...!
İşimiz bizim iyi ve kötü günümüzü, üzüntü ve sıkıntılarımızı umursamaz.
Ama dostlarımız umursar. Onlarla iletişimi asla ihmal etme...!
Yararlı eğlenceli ve güzel olmayan şeylerden uzak dur...
Aranmakla zaman yitirme...
İhtiyacımız olan şeyler genelde yakınımızdadırlar...
Oturmasını, kalkmasını, giyinmesini bilmek ve diğerlerine yardım etmek de çok önemli şeylerdir.
Her gün yatarken "Bugün yapabildiklerime şükür ediyorum" diyerek uyu.
Unutma. Strese girmeye hiç gerek yok. Yeterince dertlenecek o kadar çok şey var ki...
Asla had bildirme... Asla utandırma.
Olumlu düşün, olumlu konuş. Özün, sözün ve eylemin bir olsun..
Trakya'da yaşanmış gerçek bir olay :)
Yaşlı bir amca eşeğinin üzerinde karayolunda seyretmektedir.
Bunu gören trafik polisleri amcaya takılmak isterler ve durdururlar.
Polis: Be amca, necin dakman golani? (Golan:Emniyet kemeri)
Amca: Dakmam işte beya
Polis: E bak gördün mu, şimdi ceza kescez.
Amca: Kes bakalım ne kesceesen de gidecem, acele işim var.
Polis: Peki amca, cezayı sana mı yazalım yoksam eşeğe mi?..
Amca: ???
Polis: Yani cezayı sana yazarsak 5 milyon ödeycen, eşeğe 3 milyon ödeycen
Amca: Bana kes o zaman.
Polis:Neden sana kescez be amca?
Amca:Onun sicili temiz olsun polis yabıcaz onu!
Yaşlı bir amca eşeğinin üzerinde karayolunda seyretmektedir.
Bunu gören trafik polisleri amcaya takılmak isterler ve durdururlar.
Polis: Be amca, necin dakman golani? (Golan:Emniyet kemeri)
Amca: Dakmam işte beya
Polis: E bak gördün mu, şimdi ceza kescez.
Amca: Kes bakalım ne kesceesen de gidecem, acele işim var.
Polis: Peki amca, cezayı sana mı yazalım yoksam eşeğe mi?..
Amca: ???
Polis: Yani cezayı sana yazarsak 5 milyon ödeycen, eşeğe 3 milyon ödeycen
Amca: Bana kes o zaman.
Polis:Neden sana kescez be amca?
Amca:Onun sicili temiz olsun polis yabıcaz onu!
28 Eylül 2012 Cuma
15 Eylül 2012 Cumartesi
12 Eylül 2012 Çarşamba
11 Eylül 2012 Salı
10 Eylül 2012 Pazartesi
5 Eylül 2012 Çarşamba
İLBER HOCADAN TARİHİ AYAR
ünlü tarihçi prof. dr. ilber ortaylı'nın, nobel edebiyat ödülü sahibi yazar orhan pamuk'un bir yapıtında geçen "imam ikindi namazı saatinde caminin balkonuna çıkarak ikindi ezanını okudu." tümcesinden hareketle, orhan pamuk'a getirdiği eleştiri.
ilber hocamız şöyle demiş:
"bir kere namazın saati olmaz, vakti olur. saat ayrı, vakit ayrı bir kavramdır. camilerde balkon yoktur, minarenin şerefesi vardır. ezanı da imam okumaz, müezzin okur, o da şerefeye çıkmaz, içeriden okur. bu örnekle de sabittir ki kişiler kendi içinden çıktıkları toplumu bilmeden bir şeyler yapmaya çalıştıklarında doğru şeyler yapmazlar, yapamazlar."
bu önemli ayar, benim tarihteki büyük ayarlar listeme de en üst sıralardan girmiştir.
ilber hocamız şöyle demiş:
"bir kere namazın saati olmaz, vakti olur. saat ayrı, vakit ayrı bir kavramdır. camilerde balkon yoktur, minarenin şerefesi vardır. ezanı da imam okumaz, müezzin okur, o da şerefeye çıkmaz, içeriden okur. bu örnekle de sabittir ki kişiler kendi içinden çıktıkları toplumu bilmeden bir şeyler yapmaya çalıştıklarında doğru şeyler yapmazlar, yapamazlar."
bu önemli ayar, benim tarihteki büyük ayarlar listeme de en üst sıralardan girmiştir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)